Kuzey Kıbrıs’taki Rum mallarını ‘gasp ettiği’ iddiasıyla Rum Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Afik Group CEO’su Simon Aykut’un 2023 yılının Aralık ayında NTV kanalına verdiği röportaj mahkemeye taşındı. 

   Alithia gazetesi, röportajda Aykut’un, KKTC’deki en büyük inşaat ve taşınmaz mal satışı şirketlerinden birinin yönetim kurulu başkanı olarak lanse edildiğini ve konuşmasında, özellikle İskele bölgesinde 3 bin 500 apartman dairesi ile ev inşa ettiğini, bunlardan 105’inin de İsraillilere satıldığını söylediğini yazdı.
   Gazete, Aykut’un 4 buçuk dakika süren videoda taşınmaz satışlarının durumunu anlattığını ve çok sayıda Yahudi’nin KKTC’den ev satın aldığına dair iddiaların iftira niteliğinde olup sorunlara yol açtığını söylediğini kaydetti.
   Röportajı yapan gazeteciye göre; Aykut’un hem Türkiye Cumhuriyeti hem de KKTC vatandaşı olduğunu belirten gazete, Aykut’un İsrail’de kendi adına bir şirketi bulunmadığını ve tüm faaliyetlerini KKTC’den sürdürdüğünü söylediğini yazdı.
   Habere göre mahkemede, iki polis memuru da kürsüye çıkarak, Aykut’un tasarrufunda bulunan cep telefonu, USB ve tabletinin incelenmeye çalışıldığını anlattı. Polisler, Aykut’un cep telefonu ile tabletine şifreden dolayı erişim sağlanamadığını; ancak ikisi Türk, biri İsrail GSM operatörüne ait üç SIM kart ele geçirildiğini söyledi.

Rum iş adamı ifade verdi

   Bu arada Kıbrıslı Rum iş adamı Savvas Kakos, Simon Mistriel Aykut'un devam eden davasında dün savcılık tanığı olarak ifade verdi.
   Quality Group Developers'ın kurucusu, başkanı ve CEO'su olan Kakos, Larnaka'daki Mackenzie Malikanesi'nin satışı konusunda kendisine yaklaşan sanığın oğlu Yaakob (Jacob) Afik'le nasıl tanıştığını anlattı.
   İstenen bedelin yüksek olması nedeniyle anlaşmaya varamadıklarını ancak Yakup Afik'in Kakos'u işgal altındaki Mağusa'ya davet ettiğini söyledi.
   Kakos, ziyarette kendisine Eski Salamis'ten Trikomo'ya doğru uzanan bölgede "Sezar" adlı büyük bir kalkınma projesinin gezdirildiğini söyledi.
   Projenin ölçeğinden etkilendiğini belirten uzman, bunu "sadece izole binalara değil, her yerde mantarların bittiği bir yere" benzettiğini söyledi.
Afik'e düşük satış fiyatları hakkında soru sorduğunda, bunun Türkiye'den gelen ucuz işgücü ve malzemeler ve "arazinin Simon tarafından satın alınmış olması" nedeniyle olduğunu söyledi. Yaakob Afik'in Kakos'a "1974'ten önce bölgenin Kıbrıslı Rumlar tarafından iskan edildiğini" itiraf ettiği iddia edildi.
Afik, gayrimenkulleri satın alanların ağırlıklı olarak İsrailliler, Azerbaycanlılar, Ruslar ve İranlılar olduğunu söyledi.