İhmal ve kötü yaşam koşullarıyla gündeme gelen Sınırüstü köyündeki Halk Vakfı Yaşlı Bakımevi’ndeki yönetim görevden alındı. 
Bakımevinin bugün İskele Belediyesi’nin himayesine verileceği belirtildi. 
Orada yaşan yaşlı ve bakıma muhtaç kişilerin yürek yakan feryadı üzerine önceki gün bakımevinde inceleme yapan Başbakan Faiz Sucuoğlu, özel vakıf idarecileri ve yöneticilerinin görevlerine son verildiğini açıkladı. Başbakan Sucuoğlu, dün yaptığı açıklamada şunları belirtti: 
“Talimatımızla, Vakıflar İdaresi bu yaşlı bakım evini devralmış bulunuyor. 31 Ocak Pazartesi günü ise İskele Belediyesi'ne tesisin idaresini devredecektir. Yeni anlayışla, hem yönetimini, hem de yaşlılarımıza yönelik bakım hizmetini, yakından izlemeye devam edeceğiz. Benzeri tesislerimizin denetimlerini de artıracağız.”
Soruna müdahalesinin ardından gün içerisinde, gerek kamu gerekse özel işletmelerle sonuç alıcı bir dizi görüşme gerçekleştirdiğine işaret eden Başbakan Sucuoğlu, "Doktor ve hemşire görevlendirmesini yaptık. Kıbrıs Türk Eczacılar Birliğimiz, tarihi geçmiş tüm ilaçlara el koydu ve onların yerine gerekli olan ilaçları tedarik etti. Pazarcılar Birliğimiz ile görüştük. Gerekli erzak tedariki hemen sağlanıyor. Süt ve temel gıda ihtiyacı da giderilmiştir" diye konuştu.
Başbakan "İnşaat Müteahhitleri Birliği Başkanı Cafer Gürcafer yardıma hazır olduklarını belirtmiştir. China Bazaar işletmemizin sahibi Mazhar Bey, bize ulaştı. İnşaat işlerini üstlenmiştir. Mimar ve mühendislerimiz, ziyaretimden hemen sonra Bakımevine gidip, inceleme yapmıştır. Bir daha böyle olayın yaşanmasına asla müsaade etmeyeceğiz" dedi.

İlaç ve maske yardımı yapıldı
Öte yandan Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği Başkanı Umut Öksüz ve yönetim kurulu üyesi Ülker Pozan Cihangir dün bakımevini ziyaret ederek, ilaç ve maske gibi tıbbi malzemeler götürdü. Öksüz, bakımevindeki tarihi geçmiş ilaçları tespit ederek, imha edilmesini de sağladı. 

Feryatları yürek dağlamıştı
 Sınırüstü köyündeki Halk Vakfı Yaşlı Bakımevi’nde insanlık dramı yaşandığı ortaya çıkmıştı. Orada kalan hasta ve bakıma muhtaç yaşlı kişilerin kaderine terk edildiği; binanın çatısının aktığı, hasta bakıcıların akşam saat 17.00’den sonra evlerine gittiği, orada kalan kişilerin kendi başlarının çaresine bakmak zorunda kaldığı kamuoyuna yansımıştı. Orada kalanlar feryat etmiş; “Ne olur bizi kurtarın, kimse bize bakmıyor” diyerek, dert yanmıştı. Orada kalanların feryadı üzerine birçok kişi, iş insanı ve kurum yardım eli uzatmıştı.