Ömer KADİROĞLU
Limasol ve Baf’ta meydana gelen yangınlar, Kıbrıslı Türk ve Rumların sınır kapılarından geçişlerini etkilemedi. Özellikle Lefkoşa’daki Metehan Sınır Kapısı’nda dün izdiham yaşandı. Geçiş süresinin bir saati bulmasına öfkelenen sürücüler, yetkililerin yeni sınır kapısı açılması konusunda sorumluluk almasını istedi.
Ne dediler?
Öcal Dallı
“Sağlık nedeniyle güneye geçiyoruz. Metehan Sınır Kapısı yine yoğun. Siyasi liderler bu soruna bir çözüm bulmalıdır. Bir kapı daha açmanın bu kadar zor olduğunu düşünmüyorum. Bu kadar insan burada perişan oluyor. Hem zaman kaybediyoruz; hem de ekonomik sıkıntılar yaşıyoruz. Bu insanlar iki taraflı geçiş yapıyorsa, bu sürecin rahatlatılması gerekir. Lefkoşa’ya en az bir yaya, bir de araçlı geçiş için kapı daha açılmalıdır.”
Hüseyin Özyükselen
“Güneye transfer işi yapıyorum ve sıklıkla Metehan Sınır Kapısı’nı kullanıyorum. 45 dakikadır güneye geçmek için sırada bekliyorum. Görünüşe göre 15 dakika daha bekleyeceğim. Bu sınır kapısı yetersizdir. Beklentimiz ya daha fazla sınır kapısı açılması ya da güneyde çalışan kişiler için ayrı bir şerit düzenlenmesidir. Lefkoşa’nın geçiş yoğunluğunu artık Metehan kaldırmıyor. Bu nedenle yeni kapılara ihtiyaç vardır.”
Ali Gandi
“Güneyde çalışıyorum ve yaklaşık iki saattir burada geçiş yapmak için bekliyorum. Bu sorun burada sürekli yaşanıyor ve bir türlü çözüm bulunamıyor. Sürekli bu kapının yoğunluğu konuşuluyor ama değişen hiçbir şey yok. Artık bir beklentimiz de kalmadı çünkü yeni kapı açma niyetleri olmadığını görüyoruz. O yüzden boşuna nefes tüketmeyelim.”
Altan Karakuş
“Güneyde çalışıyorum ve her gün Metehan’dan geçiyorum. Saat 10.30’da geldim, şu an saat 11.30 ve hala yolun yarısındayım. Önümde bir saatlik yol daha var. Birçok taksici yolcularını bırakmak zorunda kaldı, insanlar yürüyerek güneye geçiyor. Hem yolcular perişan oldu hem de taksiciler ekmeklerinden oldu. Bugün hasta birini güneye geçirmek istesem, bu sıcakta arabada ölecek. Bu kapıların sayısını artırmak bu kadar zor mu anlamıyorum. Diyalog Medya Genel Yayın Yönetmeni Reşat Akar’a teşekkür ediyorum, çünkü bu sorunu yıllardır sadece o anlatıyor. Biraz önce bir kadın fenalaştı, 'Ölüyorum oğlum, bu sıcakta burada kaldım' diyordu. Amerika’ya gidip kahve içip geliyorlar, hiçbir şey yapmıyorlar. Rum liderine de seslenmek istiyorum. Bu sıkıntıyı yaşayanlar sizin halkınız. Bir işe gitmek bu kadar eziyet olmamalı.”
Özge Altınada
“Güneye sigorta çıkarmak ve markete gitmek için bekliyorum. Bir saati aşkın süredir geçiş için buradayım. Bir kapı daha açacaklarını söylediler. Açılsa çok iyi olur, biz de bu külfetten kurtulmuş oluruz.”
Ne beklerdiniz yani? Öfke kussanız ne kusmasanız ne! Şikilmiş amın davası olmaz,kendim ettim kendim buldum..Tatar cumhurbaşkanınız satılmış Juju Ünal da boşbakanınız..Neden kendi kendinize söylenip duruyorsunuz,toplanıp gitsenize bu ganayaklıların kapısına Allahın yobazları..