Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Londra’da katıldığı resepsiyonda yaptığı konuşmada federasyon temelindeki müzakere sürecinin tükendiğini belirtti. Tatar, “Kıbrıs’ta iki halk, iki devlet ve iki demokrasi vardır. Sürdürülebilir bir çözüm bu zeminde mümkündür” dedi. Başbakan Ünal Üstel de federasyon modeline dayalı görüşmelerin artık geride kaldığını ifade etti. Üstel, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın ortaya koyduğu iki devletli çözüm vizyonunun hem KKTC’nin hem de Türkiye’nin ortak duruşu olduğunu belirtti.
Resepsiyon düzenlendi
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve eşi Sibel Tatar, Başbakan Ünal Üstel, Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Türkiye Cumhuriyeti Londra Büyükelçi Osman Koray Ertaş, KKTC ve İngiltere’den ekonomik örgüt temsilcileri ile sivil toplum kuruluş temsilcileri İngiltere Kıbrıs Türk Dernekleri Konseyi tarafından Londra’nın Wood Green bölgesinde düzenlenen resepsiyona katıldı. Resepsiyonda, Kıbrıs Türk halkının egemenliği ve iki devletli çözüm vizyonu vurgulandı. Cumhurbaşkanı Tatar, yaptığı konuşmada federasyon temelindeki müzakere sürecinin tükendiğini belirterek, “Kıbrıs’ta iki halk, iki devlet ve iki demokrasi vardır. Sürdürülebilir bir çözüm bu zeminde mümkündür” dedi. Anavatan Türkiye’nin bu politikaya tam destek verdiğini ifade eden Tatar, yurt dışında yaşayan Kıbrıs Türklerinin de aynı vizyonu paylaştığını söyledi. Geçmişte İngiltere’de yaşadığı yıllara atıfta bulunan Tatar, gençlik döneminde Kıbrıs Türk halkının sesi olmak için yürüttüğü lobi faaliyetlerini anlattı. “Margaret Thatcher hükümetine kadar sesimizi duyurduk” diyen Tatar, bugün de aynı mücadelenin sürdüğünü belirtti.
“Egemenliğimiz öz hakkımızdır”
Tatar, Annan Planı referandumunu hatırlatarak Kıbrıs Türk halkının çözüm yönünde adım attığını ancak Rum tarafının buna karşı çıktığını vurguladı. Tatar,“Egemenlik hakkı, özden gelen hakkımızdır ve uluslararası anlaşmalarda yeri vardır. Bu yoldan geri dönüş olmamalıdır” dedi.
Üstel: Kendi devletimizi kurduk
Başbakan Ünal Üstel de Kıbrıs Türk halkının 1960’tan bu yana yaşadığı tüm zorluklara rağmen egemenliğini koruduğunu ve kendi devletini kurmayı başardığını söyledi. Üstel, “Varoluş mücadelemiz tarihe altın harflerle yazılmıştır” dedi. Üstel, 1974 sonrasında Türkiye’nin desteğiyle özgürlüğüne kavuşan Kıbrıs Türk halkının, demokrasi ve kurumlarını da inşa ettiğini vurguladı. “Ancak ekonomik bağımsızlık da siyasi bağımsızlık kadar önemlidir” diyerek, KKTC'nin güçlenmesinde yatırım ve üretimin rolüne dikkat çekti. Konuşmasında federasyon modeline dayalı görüşmelerin artık geride kaldığını ifade eden Üstel, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın ortaya koyduğu iki devletli çözüm vizyonunun hem KKTC’nin hem de Türkiye’nin ortak duruşu olduğunu belirtti. “Bu vizyon artık Türk milletinin topyekûn iradesidir” diyen Üstel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın BM’de yaptığı “KKTC’yi tanıyın” çağrısının tarihi bir dönüm noktası olduğunu söyledi.
“KKTC’nin sesi olun”
Annan Planı sonrası verilen sözlerin tutulmadığını ifade eden Üstel, “Artık bunu yüksek sesle haykırın. KKTC’nin sesi olun” diyerek doğrudan uçuş ve ticaret hakkının geciktirilmesine tepki gösterdi. İş insanlarına, “Siz KKTC’nin dış politikadaki yüzüsünüz. Birlikte çalışacağız, birlikte yükseleceğiz” çağrısında bulundu.
Federal çözüm akla en yakın ve en mantıklı çözümdür..İki devletli çözüm "garanti ve ittifak anlaşmaları" na aykırı ve gayri hukukidir ve Türkiye'nin vilayeti olmak demektir.Aksi taktirde şimdi olduğu gibi gerçek kıbrıslı türk toplumu uluslararası toplumdan uzak,dünyaya kapalı bir şekilde huzur bulmayacak ve devamında yokluklar içinde ömür tüketecek..Yeterince bu halkı sömürmedilermi,yeterince bu halkın sırtından zenginliklerine zenginlik katmadılarmı..Artık yemezler,Atlılar,Sandallar,Muratağa duygu sömürüleri ve hamaset tellalıkları geçmiyor.İnsanları hep bunlarla kandırdılar..Ama bitti! Nokta...