banner564

Cezaevinin yükü ağırlaştı

Trafik denetiminde alkollü vaziyette yakalanan ve ülkede kaçak yaşadığı tespit edilen Afrikalı, polisi yanıltmaya çalıştığı için 30 ay hapislik aldı

Cezaevinin yükü ağırlaştı

Lefkoşa’da gerçekleştirilen trafik denetimlerinde alkollü bir şekilde yakalanınca polise sahte kimlik bilgileri veren, ayrıca ülkede kaçak yaşam sürdüğü ortaya çıkan Shimai Kyoni hakkındaki dava dün karara bağlandı. 
Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan sanık 2 yıl 6 ay hapse mahkum edildi. 
Kararı okuyan yargıç; sanığın 1 Şubat 2025 tarihinde alkollü bir şekilde Lefkoşa’da araç kullanırken, trafik ekipleri tarafından tespit edildiğini söyledi. Yargıç; sanığın alkol testi için nefes örneği vermeyi reddetmesinin ardından karakola götürüldüğünü; ehliyet ibraz etmesi istendiğinde ise başka bir şahsın adını söyleyerek, onun kimliğine büründüğünü ve o şahsın adına ceza yazılmasını sağladığını açıkladı. 
Ağır ceza yargıcı; kısa süre sonra suç işlediği tespit edilen sanığın yapılan muhaceret kontrolünde 23 Kasım 2022 yılından 1 Şubat 2025 tarihine kadar ülkede kaçak kaldığının belirlendiğini açıkladı. Yargıç; sanığın ülkede kaçak olduğu halde alkollü bir şekilde trafiğe çıktığını, yakalanınca polisi kandırmaya çalıştığını ifade etti.
Mahkemeye sunulan olgu ve emareler ışığında sanığı yargılandığı davalardan suçlu bulup mahkum ettiklerini belirten yargıç; sanığın mahkum olduğu sahte resmi belgeyi tedavüle sürmek, başkasının kimliğine bürünmek, sahte evrak hazırlanmasını tahrik etmek suçları için ceza yasasının 10 yıla kadar hapis cezası öngördüğünü söyledi. 
Yargıç “Öngörülen azami cezadan da anlaşılabileceği üzere iş bu suç oldukça ağır, ciddi ve vahim bir suçtur. Devamla iş bu suç maalesef gündemimizdeki davalardan anlaşılacağı üzere yaygınlaşma eğiliminde olan suçlar arasında olup kamuyu yakından ilgilendirmektedir” dedi.

Cezalar caydırıcı olmalı
Sahtelenmiş resmi belgelerin tedavüle sürülmesi suçlarının doğrudan kamu menfaatine halel getiren ve devlet otoritesine karşı işlenen suçlar olarak değerlendirdiklerini kaydeden yargıç, kararına şöyle devam etti:
“Öğrenci olarak başka bir ülkeye giden bir kişinin görevi okulunu bitirmek ve öğrenim gördüğü ülkenin yasalarına kurallarına uymaktır. Öğrenci olarak ülkemize gelen bir kişinin bu kadar korkusuzca, yasa tanımaz bir şekilde toplumumuzun huzurunu kaçıran bu derece ciddi suçlar işlemesi kabul edilebilir bir durum değildir. Yargının görevi bu tür suç işleyen kişilere etkin ve caydırıcı cezalar vererek benzer suç işleme temayülü olan kişileri benzer suç işlemekten caydırmaktır.” 
Yargıç; diğer yandan sanığın suçunu kabul ederek özür dilediğini; cezasını, dilini bilmediği yabancı bir ülkenin cezaevinde, ailesinden ayrı bir şekilde çekeceğini söyledi. Yargıç; tüm bu hususları ceza takdir ederken sanık lehine dikkate aldıklarını açıkladı. 
Yargıç Tutku Candaş; “Özellikle sanığın mahkûm olduğu suçların niteliği ve ciddiyeti, öngörülen azami ceza ve kamu menfaatini yakından ilgilendirdiği değerlendirildiğinde; sanığa verilmesi gereken cezanın hapis cezası olduğuna kanaat getiririz” dedi. Yargıç; sanığın tüm olgular ışığında 2 yıl 6 ay hapse mahkûm ettiklerini açıkladı. 
 

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner471

banner473