Ömer KADİROĞLU-Abdullah SUİÇMEZ
Ülke genelinde saatlerce devam eden elektrik kesintileri yaşamı olumsuz yönde etkiledi. Elektrik Kurumu tarafından yapılan açıklamada kesintilerin trafoda meydana gelen arızadan kaynaklandığı, tozlu havanın arızaya yol açtığı iddia edildi.
Elektrik sorununun 51 yılda çözülemediğine dikkat çeken vatandaşlar ise isyan noktasına geldiklerini söyledi.
Yüzlerce kişi güneye akın etti
Elektriksiz kalan çok sayıda iş yeri sahibi kapısına kilit vurarak evine döndü. Yüzlerce vatandaş ise Güney Kıbrıs’ta vakit geçirmeyi tercih etti. Metehan Sınır Kapısı’nda ise dün yine izdiham yaşandı. Uzun araç kuyruklarının oluşması vatandaşın tepkisine yol açtı. Rum muhaceret memurlarının aşırı kalabalık karşısında işlemleri daha da yavaşlatması dikkat çekti.
Ne dediler…?
Sultan Karataç
“Elektrikler sabah saatlerinde kesildi ve uzun süreli bir kesinti yaşadık. Sabah 06.00’da kesilen elektrikler 6-7 saat boyunca yoktu. Geçen sefer kesintilerden televizyonum yandı, bu kez yine yanacak diye endişe yaşıyoruz. Bıktık, usandık. Elektrik faturalarımızı her ay düzenli ödüyoruz; bu paralarla santraller yenilenebilir, ancak kimse ilgilenmiyor. Sabahtan çocuklara tost yapmayı planladık, elektrik yoktu. Bu işe artık bir çözüm bulsunlar.”
Hasan Bezirgan
“Elektrik kesintileri bu çağda ve zamanda ayıptır, günahtır. Bu kadar sürede elektrik kesintisi yaşamamalıyız. Sabah kalktık, elektrik yoktu; akşam oldu, hâlâ gelmedi. Her seferinde ‘trafo arızası’ diyorlar; bu açıklamalar bizi tatmin etmiyor. Altı saati aşkın süren elektrik kesintisi bizi bezdirdi. Yıllardır çözülmemesinin tek nedeni yetkililerin ilgisizliğidir.”
Ahmet Güvenler
“Elektrikler saatlerce kesik kaldı ve biz çok zorlandık. Elektriksiz kaldığımızda 50-60 yıl önce yaşadığımız hissiyatı yaşıyoruz. Bu devirde elektriksiz kalmak ayıp bir durumdur. Her seferinde trafo arızası veya yüksek gerilim hatlarında arıza deniliyor; bizi tatmin etmiyor. Seçimlerden sonra kesinti yaşanması paranın seçimlere kullanıldığını gösteriyor. Faturamı düzenli ödüyorsam önceden tedbir almalılar ve bizi elektriksiz bırakmamalılar. Bu trafo sorunu ya da diğer arızalar beni ilgilendirmiyor; yıllardır çözülmemesi siyasidir. Gelenler ve gidenler cebini dolduruyor, ilgilenmiyorlar.”
Döndü Çoban
“Maalesef yine elektriksiz bir güne uyandık . İş çeviren insanlar, çocuklarını okula gönderen aileler ciddi sorun yaşıyor. Gerekçe olarak trafo arızası diyorlar; ama sebep buysa niye önlem almıyorlar? Buzluklardaki stoklar zarar görüyor, belki marketlerde çözülüp tekrar donmuş ürünleri alıp tüketiyoruz. Önlem alınması şart. Teknolojinin bu kadar geliştiği bir çağda böyle sıkıntı çekmek, taş devrine dönmek gibi. Bu sorunun çözülememesinin nedeni kötü yönetimdir.”
Alev Nalçakanoğlu
“Sabah yine elektrikler kesildi ve 6-7 saat sürdü. Elektrik olmadan hiçbir işimizi yapamıyoruz. Çamaşır, bulaşık, ütü gibi işler aksıyor; üstelik cihazlarda arıza çıkarak pahalıya mal oluyor. Kesintilerle ilgili açıklamalar tatmin etmiyor; önceden önlem almaları gerekir. Bu bizim sorunumuz değil. Yıllardır çözülmemesinin nedeni baştakilerdir. İşlerini düzgün yapsalardı bu sorunlar yaşanmazdı. Başa gelene kadar kapı kapı gezip oy istiyorlar, başa geçince hiçbir iş yapmıyorlar.”
Hüda Sergenler
“Altı saati aşkın süredir elektrikler kesik. Paralarımızı düzenli ödememize rağmen işlerimiz duruyor. Sürekli trafo arızası diyorlar; bu açıklamalar tatmin etmiyor. Parayı alıyorsanız, tedbir de almalısınız. Yıllardır çözülmeyen bu sorunun nedeni sorumsuz yöneticilerdir. Herkes kendi cebini düşünüyor, başka bir şey yok.”
Nazan Kesper
“Kime kızayım, kime söveyim bilmiyorum. Bir veya iki kez bozulur ama her kesintide trafo mu bozulur, anlamadık. Bunu Erhürman’a mal etmeye çalışıyor olabilirler; ancak adam daha kaç gün oldu geldi. Beklentimiz gerekli yatırımları yapıp sorunu çözmeleri. Elektriksiz dünya mı olur? Olmaz.”
Mazhar Özte
“Baya oldu yoldayız. Gidişler, gelişler baya zor oluyor. Kız arkadaşım güneyde kalıyor, onu görmeye gidiyorum. Günün yarısını kapıda geçiriyoruz. Ya fazla kapı açsınlar ya geçişlerde bir anlaşma yapsınlar ya da pasaport okuma sistemini değiştirip hızlandırsınlar.”
Tuncay Alptekin
“Bir saat 20 dakikadır Metehan’da bekliyoruz. Barikatları açsınlar, 1974’teki gibi insanlar rahatça gidip gelsin. Halkı her gün işkenceye maruz bırakırsınız.”
Zehra Erim
“Tam bir saattir Metehan’da bekliyorum. İkinci ya da üçüncü kapının Lefkoşa içine açılması gerekiyor. Bu şekilde vatandaşa eziyet ediliyor.”
Cem Esendağ
“40 dakikadır Metehan’da bekliyoruz. Hep böyle, sürekli trafik yoğun. Kimisi alışverişe, kimisi hastaneye gidiyor. Bazı ürünlerin fiyatı güneyde kuzeye göre çok daha ucuz. Yoğun sıra olduğu için birazdan geri döneceğim.”
Aygut Eren
“Güneye sigorta çıkarmaya gidiyorum; işe yetişemem diye geri döneceğim. Bu rezillik ne zaman bitecek? Cumhurbaşkanlığı değişti, inşallah bizim için de iyi olur.”
Sıdıka Oyar
“Saat 11.00 civarında Dereboyu tarafından yola çıktım. 25 dakikadır Metehan’da bekliyorum. Kapılar artırılırsa iyi olur. Saat 12.00’de doktor randevum var; 20 dakikam kaldı, yetişemeyeceğim. 40 dakikadır Metehan’dayım.”
Refiya Önen
“Her gün bu rezaleti çekmek zorunda değiliz. Metehan’a bir çözüm bulsunlar artık. Hem Hristodulidis hem de Erhürman konuşup görüşmeli ki Metehan kapı sorunu çözülsün. Tek taraflı olmuyor bu işler.”
Şirin Gazi
“Lurucina’da bir kapı açılmalı. Larnaka’ya gitmek için Metehan Sınır Kapısı’na geliyoruz. Bizim gibi birçok turistik araç da bu yolda bekliyor. Bazen Ercan’dan yolcu alınıp Metehan’dan geçilip Larnaka Havaalanı’na götürülüyor; böyle olunca uçak kaçırılıyor. Şu anda arka tarafta riskli misafirler sırada bekliyor. Akıncılar kapısının açılması gerekiyor; Ercan ile Larnaka arası yarım saat. Ülke ekonomisi ve turizm için Akıncılar kapısının açılması, Lurucina’nın da turizme kazandırılması lazım.”
Süleyman Özbeycan
Bir Metehan Kapısı ile bu işler yürümez. Birkaç kapı daha gerekli. Mağusa’da iki kapı, Bostancı ve Lefke’de birer kapı var; Lefkoşa’da bir tane kapı var, bu yetmez. Mağusa veya Haspolat kapısı iyi olurdu. Güney Kıbrıs’ın Metehan’dan geçişleri kolaylaştırmak gibi niyeti yok; geçmeyin derler.”
Hasan Özyalçın
“Her iki taraf da mağdur ama Rumlar yanaşmıyor. Halklar yönetime baskı yapsa Kıbrıs’ta bazı şeyler düzelir. Rumlar rahat olduğu için biz kapıların açılmasını daha çok talep ediyoruz. Rum tarafında ürünler daha ucuz, daha kaliteli ve çeşit fazla. Son dönemlerde marketlerde etiket fiyatı ile kasadaki fiyat arasında fark var; herkes bundan şikayetçi. Fiyatları ve hileleri denetlemekten acizler.”
Yasemin Kuşaf
“Bir saati geçti Metehan’da bekliyoruz. İnşallah bir an önce çözüm bulunur.”
Bekir Yücel
“Hangi taraf doluysa sorun oradadır. Bizde sorun yok, karşı tarafta sorun var. Fazladan kapı açılması gerekli. Hem Kıbrıslı Rumlar hem de Kıbrıslı Türkler aynı sıkıntıyı çekiyor.”
Tözün Tunalı
“Lefkoşa’ya bir kapı daha açılmalı. Eski Çağlayan Kapısı açılsın. Rum’dan gelen ya da Rum’a gidenlere bu eziyeti çektirmesinler. Barikatlar kaldırılsın.”


Bu ülkede Türkiye'nin özelleştirerek ele geçirmek istediği hiçbir kurum doğru çalıştırılmaz. Taaaa ki halk bıksın ve halk özelleştirin bitsin diyene kadar.
Yöntem bu. Hala anlamayan var mı?