Suna ERDEN

Suç patlamasının yaşandığı KKTC’de ‘sahte ehliyet’ davalarının ilki dün sonuçlandı. Sahte evrak düzenleyip yurt dışında bulunan kişileri KKTC’de sınava girmiş gibi gösterip sürüş ehliyeti veren müfettiş Savaş Gökdeniz’e ilk davadan 24 ay, Şoför Okulları Birliği eski Başkanı Emirzade Tilki’ye ise 18 ay hapislik cezası verildi.
   Savaş Gökdeniz’in benzeri suçlardan 6 davasının daha bulunduğu ve makamını kötüye kullandığı vurgulandı. Davaya bakan Yargıç Murat Soytaç, işlenen suçta sanık Gökdeniz’in, Tilki’ye nazaran daha fazla bir rolünün olduğunu, eylemlerinin vahim bir suç oluşturduğunu belirtti. Bu arada Diyalog muhabirinin elde ettiği bilgiye göre; 2 ehliyet müfettişi de Girne Ağır Ceza Mahkemesinde benzer iddialarla yargılanıyor.

Sanıklardan 2’sinin cezası açıklandı
Lefkoşa ve Girne’de organize hareket ederek sahte evraklarla yurt dışında bulunan kişilere KKTC ehliyeti veren sanıklardan ehliyet müfettişi Savaş Gökdeniz ile Şoför Okulları Birliği eski Başkanı Emirzade Tilki hakkındaki dava dün karara bağlandı. Aynı suçtan dolayı 2 ehliyet müfettişi de Girne Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanırken, Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi müfettiş Savaş Gökdeniz’e 24 ay, şoför okulu işletmecisi Emirzade Tilki’ye 18 ay hapislik cezası verdi.

Hiç ders almadan kamyon sürüş ehliyeti sahibi oldu
Kararı okuyan Yargıç Murat Soytaç, sanık Savaş Gökdeniz'in kamu görevlisi olduğu bir sırada, bulunduğu makamın kendisine vermiş olduğu imkanlardan faydalanarak KKTC'de ehliyeti bulunmayan Ahmet Bilir isimli kişinin ehliyet alması için beş farklı resmi evrak sahtelediğini söyledi.
Soytaç, şoför okulu sahibi sanık Emirzade Tilki’nin ise tüzük gereğince vermesi gerekli on saatlik sürüş eğitimini Almet Bilir'e vermeden fatura tanzim etmek suretiyle "B" sınıfı ehliyet almasını sağladığını ifade etti.

2 yıl süreyle aynı suçu işledi
Yargıç Murat Soytaç, işlenen suçta Gökdeniz’in, sanık Tilki’ye nazaran daha fazla bir rolü olduğunu, eylemlerinin vahim bir suç oluşturduğunu belirtti. 
Soytaç, bu nedenle ceza takdirinde aralarında bir ayrım yaptıklarını söyledi.
Gökdeniz’in 6 davasının daha bulunduğunu ve benzer suçları 2 yıl boyunca tekrar işlediğinin tespit edildiğini belirten Soytaç, bunun sanık aleyhine ağırlaştırıcı faktör olduğunu ifade etti.

Tüm kurallar hiçe sayıldı
Yargıç, sanık Gökdeniz’in suç tarihinde sürüş ehliyeti müfettişi, Tilki’nin ise şoför okulu sahibi olduğunu, her ikisinin de bulundukları konumları ve yasalar ile tüzüklerin kendilerine vermiş olduğu sorumlulukları bir kenara bırakarak hareket ettiklerine vurgu yaptı.
Sotyaç, “Sanıklar yolun ters şeritten aktığı bir ülkeden yani Türkiye Cumhuriyetinden gelen bir kimsenin herhangi bir eğitimden ve sınavdan geçmeden KKTC B sınıfı ehliyet yani kamyon ehliyeti almasını sağlamışlardır” dedi.
Yargıç Soytaç şunları vurguladı:
“KKTC'de trafiğin Türkiye’ye göre tersten aktığı bilinen bir gerçek olup trafik kurallarında ve sürüş alışkanlıkları açından ciddi farklılıkları da beraberinde getirmektedir. Dolayısı ile Türkiye'den gelen bir kişinin KKTC'de araç kullanırken çok dikkat sarf etmesi gerekmektedir. KKTC'de trafiğinin aktığı yolların ve altyapısının yetersiz olması, sürücü hataları nedeniyle her yıl onlarca trafik kazası meydana gelmekte ve bu kazalar dolayısı ile maddi kayıplar ve en önemlisi insanlar yaralanmakta ve hatta daha hayatlarını kaybetmektedirler. 
Bu sebeple bir kamyon şoför adayının daha titiz bir eğitimden ve sınavdan geçirilmesi gerekmektedir. Bu noktada gerek şoför okulu eğitmenlerine gerekse de Sürüş Ehliyetleri Müfettişlerine büyük bir sorumluluk düşmektedir. Buna rağmen sanıklar bu sorumlulukların bilincini unutarak bu suçları işlediler.”
Yargıç Murat Soytaç, sanıkların lehine ve aleyhine olan tüm hususlara değinip, Savaş Gökdeniz’e 24 ay, Emirzade Tilki’ye 18 ay hapis cezası verdiklerini açıkladı. 

Davanın geçmişi
Aldığı ihbar üzerine harekete geçen polis, 2017 yılı Mayıs ayında düzenlediği operasyonda Türkiye’de yaşayan kişilere KKTC sürüş ehliyeti verdiğini tespit ettiği ikisi şoför okulu sahibi üçü ehliyet müfettişi 5 kişiyi tutuklamıştı.  
Sanıklar soruşturmanın ardından 2017 yılında teminatla serbest bırakılmıştı.